17.03.2013



Ev-iş arası uçar gibi gidip gelirken hayatım,sabah iki katlı otobüs konforunda,akşam 500T peşinde koşturmakla geçiyor.(Sana anlatmadım ama bir keresinde hareket halindeki bir otobüse atlamayı bile başardım.Otobüste ve bende hasar yok)
Kafamda bi dolu bilimkurgusal hayalle biniyorum her defasında otobüse.Işınlanma neden hala mümkün değil ki.Ve belki de onu bulan kişi bir 500T yolcusu olacak!
Ya da tamam hızlı yürüme süper gücümü geliştirsem de olurdu.Belki o zaman uçmayı da başarabilirdim,belki yani.
Böyle saçmalık düşünceler, hayallerle durakları geçiyoruz.Otobüste herkes yerli yerinde.İnsanlar farklı olsa da roller hiç değişmiyor.
Çok konuşkan kadrolu otobüs teyzeleri her zamanki korunaklı köşede.Otobüsün bağır çağır telefonla konuşan amcası görüşmesine başlamış bile.
"bu otobüs her gün çekilir mi"ciler gezmeden dönüyor. Söylenerek biniyorlar otobüse.
Oturabilen mutlu azınlık kıskanç bakışlar altında uyuklamaya çalışıyor.Telefonlarıyla hem hal olmuş otobüs gençleri başlar hep önde. Bir kısmısı telefonlarına bakıp gülümsüyor.
Camdan fırlamak üzere olanlar ve kapıyla bütünleşenler de yerlerini aldılarsa kadro tamamlanmış oluyor...
  
Yani,demek istediğim şu ki,işten ıstifa etmeyi başaramadım bu sefer.İşini sevmemek,mutsuz olmak ve başlı başına 500T yeterli bir istifa sebebi değilmiş.Şartları iyileştirme gibi bir şeyler zırvaladılar halbuki ben onlara şart koşmamıştım ki.Başarabilirseniz 500T'yi iyileştirin bakalım demeliydim aslında da neyseimdiler de eskisinden de şiddetli iş arıyorum ,bakalım yeni bir iş bulmak yeterli bir işten ayrılma sebebi olabilecek mı?



Hiç yorum yok: