30.10.2010

Küçükken babam bize hep cennetten bahsederdi hatta bi gazetenin verdiği iki ciltlik yeşil kapaklı kuran meallerinden cenneti anlatırdı.Altlarından ırmaklar akan cennetleri o minicik beynimde hayal etmeye çalışırdım.Orda ne isterseniz var demişti babam. peki baba çikolata? çikolata da var mı? olmaz mı çikolatadan nehirler var :)
İşte sanırım ölüme olan ilgim o zamanlardan başladı.Hep siz meleksiniz,günahınız yok derlerdi ee cennete gitmek için de günahsız olmak gerekmezmiydi? evet! o halde küçükken ölmek iyi bi fikirdi.O yüzden ölümden hiç korkmadım.Sadece bi daha salıncağa binemiycek olmak belki beni üzebilirdi.
sonra;
Büyüdüm,evet hala melektim ama sadece isimde:) ama büyürken de ölümden korkmadım hayır günahımın az olduğundan değil ama korkmadım işte.Biliyodum ki daha fazla yaşamak daha fazla acı ve günah getircekti ve ölüm daha iyi bi çözümdü.ve ölürsem az günahla sıyırabilirdim.hep 25 yaşıma gelmeden önce öleceğimi düşünürdüm ama...Ölmedim,
Şimdi;
ölüme hala sıcak baksam da hala ölmek istesem de artık korkuyorum biraz.Günahlar arttıkça,verilemeyecek hesaplar çoğaldıkça korkuyorum...
Bütün bunları neden yazdım ki,ne diycektim ki? hım tamam.Ölmeyi bu kadar isterken ölüme hiç yaklaşmadım ,hiç ölümden dönmedim mesela,hayati tehlike atlatmadım ama gelecek ay yani yeni maaşta uzun zamandır düşündüğüm şeyi yapıcam: Bungee jumping:) ve belki ölümün gözlerine bakıcam.
Abarttım tamam! öldürmüyo belki ya da şimdiye kadar ölen olmuşmudur araştırmadım ama videoları izlerken bile kalbim fazlaca sapıttı ve heyecanlandım.Düşündükçe de heyecanım artıyo.Kalbim buna dayanabilir mi bilmiyorum.ama denemeye değer :) Hem böyle ölüme can kurban di ama? hihiihi :)Hadi hakkını helal et madem :)

29.10.2010

Hatırlat da Haziranın sonlarında çocukluğumu yakalım!




Sen beni öpersen belki de ben Fransız olurum

 Şehre inerim bir sinema yağmura çalar
Otomobil icad olunur, Zarifoğlu ölür 
Dünyadaki tüm zenciler kırk yaşından büyüktür.

-Senegalliler dahil değil

Sen beni öpersen belki de bulvarlar iltihablanır
 Çağdaş coğrafyalarda üretir cesetlerini siyaset bilimi
O vakit bir sufiyi darplarla gebertebilirsin 
Hayat bir yanıyla güzeldir canım, sen de güzelsin


-Yoksa seni rahatsız mı ettim?

Sen beni öpersen belki de aşkımız pratik karşılık bulur
 Ne ikna edici bir intihar girişimidir şimdi göz göze gelmek
Elbette ata binmek gibidir seni sevmek sevgilim 
Elbette gayet rasyoneldir attan atlamak

-Freud diye bir şey yoktur.

Sen beni öpersen belki de ben gangsterleşirim 
Belki de şair olurum seni de aldırırım yanıma
Bilesin; göğsümde hangi yöne açmış tek gülsün
 Yani ya bu eller öpülür, ya sen öldürülürsün.

-Haydi iç de çay koyayım.


9.10.2010

lanet bankanızın da canı cehenneme!



Geçenlerde sınava girdim yine, aptal bi bankanın aptal sınavına.Sanırım bu denize düşüp yılana sarılmak gibi bişeydi.Bankalardan feci tırsarım zira.Mümkün olduğunca uzak durmaya çalışırım.Dahası kredi kartım bile yok! Lakin çalıştığım işten memnun olmadığımdan çıkış yolları arayıp duruyorum.ve arşiv günleri oldukça can sıkıcı bi hal almaya başladı.Böylesi çaresizlikle girdim sınava.Şükür olmadı :) aslında işsizliğe alışkınım.Özledim kendi dünyamda kendi kendimle olmayı ve bi de “kovulmak” der tyler, herhangi birimizin başına gelebilecek en iyi şey olurdu.böylece havanda su dövmekten kurtulur ve hayatlarımızla bir şey yapardık.
ama ,ama ya ,gidilmesi,görülmesi gereken yerler var ve bunun için de işim olmalı.
Bunun dışında kahrolası para umrumda değil!
Ne kadar kazanırsan ihtiyaçların o kadar artar ve daha çok kazanman gerekir ve bu durum beni korkutuyo,para beni korkutuyo.Mağzalar,eşyalar,alışveriş merkezleri de öyle umrumda değil!