30.10.2009

ölürsem kabrime gelin isterim



Yaklaşık bir saat önce kafama teflon tava düştü bi elimde buz torbasıyla yazıyorum bu yazıyı ola ki son yazım falan olur anarsınız bir talihsiz mlk vardı diye:) şaka bi yana gerçekten feci tırsmış durumdayım tava epey yüksekten mutfak dolabından düştü ve şu tefalin en büyük boy tavalarındandı düştükden sonraki acıyı tarif edemem.Evde kimse de yok ,annemler uzaktalar zaten acıların çocuğu modundayım şu bahsettiğim manevi yalnızlık hali görünür hale gelmiş tava da kafama düşünce oturdum ağladım hüngür hüngür.Kimseye de söyleyemiyorum napsam diye arayıp teleşlandırmak istemiyorum ama kafam da zonkluyo hala daha doğrusu yüzüm zonkluyo ve gözümün kenarında simsiyah bi şişlik oluştu ölürmüyüm ki cidden?Beyin sarsıntısı falan geçiriyo olsam bu yazıyı yazamazdım ama demi?off iz kalır mı ki acep?
Nefret ediyorum senden tava!



22.10.2009

bol bilinmeyenli denklem





Bol bilinmeyenli bir denklem gibi hayatım ne kadar uğraşsam sonuca ulaşamıyorum ve çözümsüzleşiyo herşey...
Mutsuz+umutsuz+yapayalnız ve şu aralar amaçsızken artık bişeyler yapmalıyım dedim ve kurtulmalıyım bu acayip sarmaldan.Uzun zamandır düşündüğüm
uzaklara(bu uzaklar da nere düşüyosa artık?!) gitmek iyi fikirdi ama nasıl? Ama 657'li olursam...
Sonra sonra gittim bi kpss kursuna kayıt oldum ve artık,
mutsuz+umutsuz+yapayalnız ama artık amacı ve tam tamına 8 senedi olan + borçluyum :)

hadi hayırlısı bakalım...

14.10.2009

100 maddede mlk !(İlk mim konusu)


Mim ne olaki diye düşünüp duruyodum blog alemiyle daha sık haşır neşir olduğumdan beridir...Sağolsun zahir ve mavi mimlemiş beni 100 maddede kendini anlattığı konuda.Şimdi benimde 100 maddeyle kendimi anlatmam gerekiyomuş.Hayatımın en uzun konusuna başlıyorum bununla birlikte kendini çözümleyememiş biri için oldukça zor bi konu :)Bir haftadır düşünüyorum.Sonra kendimi yine kendime sordum kendimle roportaj yapar gibi bu yüzden 100 maddede kendimi anlatırken başka biri beni anlatıyomuşcasına yazıcam böyle yapmaya karar verdim ben buyum şuyum yazmak zor geldiğinden...yalnız benim de birilerini mimlemem gerekiyomuş daha kimi mimlemem gerektiğini bilmiyorum,kurbanı belirleyemedim bakalım 100 madde sonunda aklıma ilk gelen kişiyi mimliycem :D
neyse başlayalım bakalım...

1-Annesi ve babasının ismini kurayla belirledikleri mlk kendine yakışır bir şekilde soğuk,karlı bir kış günü doğmuştur.Kura sonucu nurani varlıkların ismini alan mlk keçigillerden olup ailenin ilk çocuğudur.
2-Aslında buraya oğlak burcunun bütün özelliklerini yazsaydık onu anlatmış olurduk hani kolay da olurdu o derece benzeşir burcuyla ama hırs dışında.. hırslı değildir hırs kötüdür ona göre!
3-inatçıdır,
4-Dsiplinlidir,yer yer sıkıcı ve ciddi olabilir,
5-amaa espirilidir de işte yerine göre,
6-Karamsardır hem de ileri düzeyde(Aslında bunu en başa yazmalıydım)
7-Hayatı sevmez pek,
8-İnsanlara hele de kendine pek de güvenmez,
9-İlk çocuk olduğundan istemeden de olsa gelişmiş bi sorumluluk duygusuna sahiptir,
10-korumacı,sahiplenicidir,
11-5 yaşına kadar fanatik galatasaraylı olup da 5 yaşından sonra dayısının propagandalarıyla fanatik Fenerbahçeli olmuştur,
12-Babasını psikolojik baskı ve tehditleri onu Fenerbahçeden vazgeçirememiştir.
13-Karamsardır fakat feci hayalperesttir belki de karamsar olması bu kadar fazla hayal kurup yaşadığı hayal kırıklıklarındandır(bence)
14-Annesinin istediği ideal evlat profiline uzaktır,(görünüş olarak)
15-zira hayatında hiç sivri topuklu ayakkabı giymemiştir.Hatta mecburen gitmek zorunda kaldığı düğün ya da ona benzer yerlere bile conversle gidip annesini gıcık etmiştir.( annesi mahalledeki birini kınadığı için mlk'nin böyle olduğunu düşünür),
16-topuklu ayakkabı giymeyişi selvi boylu olduğundan değildir, kısadır,
17-rahat ve spor giyinmekten hoşlanır,
18-Uzaya, gökyüze küçüklükten beri meraklıdır,
19-bilim adamı,arkeolog,pilot,astronot olmak istemiş ancak başaramamıştır,
20-sinema ilgi alanlarından olup mümkün olduğunca takip eder,
21-sporun birçok dalını takip eder,
22-olimpiyatları,şampiyonaları kaçırmaz,
23-tenis turnuvalarını da takip etmeye çalışır.
24-hidayet türkoğlu nba ilk gittiğinde sacramentodayken gecenin köründe kalkıp maçlarını izleyecek kadar basketbolu sever.
25-ilk tanıdığı insanlara karşı mesafeli olup,soğuk gelebilir,
26-ama eğer birine dostum dediyse o dostudur kendinden bile çok düşünür onu,
27-hayatındaki insanları kolayca silemez , bazen canını acıtsalar bile,
28-sessiz,uysal gibi görünse de aslında başına buyruktur,
29-içten içe çılgındır da,adrenalin meraklısıdır,
30-zaten paraşütle atlıycaktır bi gün,
31-teknolojiyi,bilgisayarı,teknolojik aletleri sever,
32-altına,gümüşe,metal şeylere alerjisi olduğundan incik boncuk takamaz,
33-bu yüzden ilerde evlenirse bilezik yerine çeyiz olarak evine ev sinema sistemi kurdurmayı düşünmüştür :),
34-dükkan dükkan dolaşıp alışveriş yapmayı sevmez her zaman alış veriş yaptığı belli başlı yerler vardır oralara gider bakar beğenir alır çıkar,
35-güçlü gibi görünsede aslında çıt kırıldımdır,
36-sulu gözdür çok fena hem de! aklına bişey gelir durup dururken gözleri buğulanır zaten her an ağlıycak gibi bi hali vardır ,
37-bundan sonraki maddeleri 3'er 3'er atlamayı düşünmektedir,
38-ney sesine hayrandır hem kendisi müzmin neysenimsidir,2 adet neyi vardır ve fakat kendisi hala bi kursa yazılıp bu işe eğilmemiştir.Gittiği ilk kurstan gözü korkup kaçmıştır.
39-sırf kendine zıtlık,gıcıklık olsun diye iletişim(halkla ilişkiler)okumuştur,
40-başkalarının açıklarıyla uğraşan alaycı tiplerden nefret eder,
41-yanında biri düşse gülmez ,kendisine gülünmesini istemez,
42-kendiyle alay eder ama hem de çok,
43-lost,heroes,big gang theory,Desperate Housewives dizilerini takip eder,
44-lost ve heroes arasında karar vermekte zorlansada lost bir numaralı dizisidir ve 6.sezonu beklemektedir gözleri kapalı,
45-nicolas anelkaya bi aralar aşık olmuş ama o başkasıyla evlenip,Fenerbahçeden de gidince eski hayranlığı kaybolmuştur,
46-hafızası kuvvetlidir hatta bazen kendini zorlayıp "yahu geçen sene bu gün napıyodum ben" diye düşünüp hatırlamaya çalışır ve hatırladığı da çoktur,
47-isimleri unutmaz isminin unutulmasından hoşlanmaz,
48-canımlı,cicimli konuşmalardan da kaçınır,sevmez,bununla birlikte lanlı,lunlu konuşmaları da sevmez kendisi,
49-sevgisini pek belli edip gösteremez,
50-başını yastığa koyar koymaz uyuyanlara her zaman şaşırmıştır,uykudan ölse bile uyuması zaman alır,
51-kin tutmaz tutamaz hatta arkadaşına küstüğünü unutur,
52-linkin park,coldplay,staind,haykoo,feridun düzağaç,manga,pinhani,rhcp,placebo,yeni türkü,James blunt,green day,nev,şebnem ferah,mfo,özlem tekin dinler,dinler,dinler,
53-serdar ortaç ,demet akalın dinlemez,dinlemeye tahammul edemez,çalındığı ortamlardan hızlıca uzaklaşır :),
54-kahvaltısını yapmadan dışarı çıkmaz zamanı olmasa bile çayını mutlaka içer,
55-hatta su içmeyi unutsa bile çay içmeyi unutmaz,
56-2007 yaz aylarında aldığı converslerini sömürmüş,yağmur çamur demeden giymiştir. zavallı ayakkabılar dile gelse neler derdi kimbilir ehe :),
57-zahir ve maviyi sevgiyle anarken(gerçekten sevgiyle:)) yahu bu kız nasıl yazmış ben yarılamadan pes ettim diye düşünmektedir,
58-yaşını göstermez (en sevdiği tarafı sanırım),
59-sony ericsson w810i marka telefonu kendi parasıyla aldığı en kıymetli eşyası olup bu yüzden onu çok sevmektedir,
60-telefon melodisi zaman zaman değişse de genelde kullandığı Nirvana'nın smells like teen spiritidir,
61-geleceğe dönüş manyağı olup bıkmadan tekrar ve tekrar izleyebilir,
62-jean christophe grange kitaplarını çok sever,okur,
63-ama olasıklıksızı okuyunca Adem Fawer'e daha da bi hayranlık duymuştur,
64-küçükken en sevdiği süper kahraman spidermandir,
65-indiana jones ve james bondu ne hikmetse hep birbirleriyle kıyaslamış(küçükken) ve hep indiana jones daha güçlü jamesi döver diye düşünmüştür,
66-indiana jones sayesinde arkeolog olma sevdasına kapılmıştır,
67-1'er yaş arayla üstüne 2 kardeş doğduğundan mlk 4,5 - 5 yaşlarına kadar emzik emmiştir.Hatta annesinin emziğine acı biber sürdüğünü bile hayal meyal hatırlamaktadır :),
68-korku filmlerini feci tırssa da izlemekten vazgeçmez ama gariptir en korkulmayacak,herkesin gülüp dalga geçtiği filmlerden korkar mesela küçükken izlediği türk işi şeytan filminden uzunca bi süre etkilenmiştir,
69-erken kalkıcaksa saatini bi yarım saat önceye ayarlar ki erteleyip uyuma zavkini tadabilsin ehehe :)

70-ninja kaplumbağaları çok sevmekte rastladıkça izlemekte ve küçüklüğünden beri Michelangelo'ya sempati duymaktadır:)
 71-feci halde saçmalama riski!!!
.
.
.

100-kısaca mlk yurdum insanıdır işte
 fin!
(üzgünüm ama cidden feci saçmalamaya başlayabilirdim ki yeterince saçmalamışım zaten affet beni zahir ve mavi:)
şimdi kimi mimlesem, kimi mimlesem? gölge üzgünüm ama benim kubanım da sensin affına sığınır ve senin de kendini mümkünse 100, değilse ne kadar olursa anlatmanı isterim :)

10.10.2009

Çakma Leonard :)


Sıkıntıdan şu benim meşhur çizgi filmsi karakterlerden birini çizmiştim Margaret gibi.Zaten arada sırada böyle abuk sabuk şeyler çizer sonra onlara isimler veririm gerçi bunun daha ismi yok şimdilik çakma Leonard diyelim biz ona...Neyse çizdim yine Sonra baktım baktım sanki biraz"Big Bang Theory'nin Leonard'ını anımsattı ben de. Ya da ben öyle iyimser bi beklenti içindeydim.Ya tamam! tamam yaa! Biliyorum benzemediğini idare edin işte:) zaten benzetme amacım da yoktu. hem zaten benim çizgi karakterime benzeyen Leonard :)neyse daha fazla saçmalamadan konuyu burda kapar herkese iyi geceler dilerim :)

5.10.2009

Laff-A-Lympics Olimpiyatlarında Kötüleri Tutmak ve Anti Popülizm


Laff-a-Lympics olimpiyatları favori çizgi filmlerimdendir gerçi hala da öyle geçenlerde kanalın birinde görmüştüm oturdum izledim kısacası çok severim... Bu olimpiyatlarda hatırlayacağınız üzere 3 takım yarışır:

-Kıl mı kıl Scoobyler zira hep onlar kazanır...
-Sevimli yogiler
ve
- Mumbly'nin başı çektiği gerçek kötüler

Benim favorim hep gerçek kötüler ya da yogiler olmuştur...İçten içe hep onları tutardım.Evet gerçek kötüler hilebazdır ama hileleri her zaman ortaya çıkmıştır neticede. Yani hileyi bile beceremeyecek kadar saftırlar bence... Scoobyler ise acayip gıcıktırlar!.Hiç hata yapmazlar,hep kazanırlar...Mükemmel olmaları taa küçükkenden sinirimi bozmuştur.Çocukların arasında da
Scoobyler'i tutmayan yoktur.Bu yüzden de sevmezdim onları,herkes tutuyo diye!Onlara inat yogileri tutuğumu söylerdim.Popüler olan ya da herkesin favorisi olan şeylere nedense acayip bir gıcıklık duyarım.(muhalefetlik de vardır zaten bünyede)Bununla ilgilimidir bilmiyorum ama Tweetyi,Jerryi de sevmem.Coyote'nin road runner 'ı yakalayıp afiyetle yemesini isterim.Herkes Roger Federer için ölüp biterken benim ona gıcık kapıyo olmam da bu yüzdendir...Bu yüzdendir Andy roddick'e olan sempatim:) ( Dünya gözüyle Federer'i yenebildiğini görebilecekmiyim acaba?)Güçlü takımla,güçsüz bi takım maç yapsa kesinlikle güçsüz takımı tutarım güçlü takım Fenerbahçe değilse tabi :)Zira 2002 de ki Fransa-Senegal maçında Senegalliydim. Sanırım popüler olanı sevmemenin yanında,ezilenleri ya da güçsüzleri koruma içgüdüsü ve bünyedeki muhalefet birleşince böyle bi tablo oluşuyo...Tersim biraz, biraz da gıcık kesin! :)