28.05.2012

gerçek kesik


fazla film izlediği iş arkadaşları tarafından duyulan kızın dramı:
 
-...her gün mü izliyosun yani,
+evet evet her gün izlemeye çalışıyorum
-nasıl yani her gün ama her gün mü izliyosun?
+evet!
-ben bütün dizileri izliyorum,dizilerden fırsat kalmıyo filme.o zaman hiç televizyon izleyemiyosundur ki sen.
+yo yani tam olarak öyle diyemem pazartesi ve cumartesi günleri kısmen.Leyla ile Mecnun ve Kafa Dengi'ni izlemeye vakit ayırabiliyorum.
-hımmm...Peki.şu filmi izlemişsindir.Geçenlerde izledim.Derinlikte Dehşet miydi neydi öyle bi şey izledin mi?
+yok izlemedim.
-hehe bak izlemediğin film varmış işte
+?!
-peki en sevdiğin film hangisi?
+şimdi öyle sorunca hemen bi şey diyemiyo insan.böyle listelerim katagorilerim var her listede ilk 3 ler ilk 5 ler.
Mesela defalarca izlesem bıkmayacağım filmler listesi.En hüzünlü filmler listesi.Bir kez daha izlemeye cesaret edemeyeceğim filmler.Sonra insanı perişan edenler,en muhteşem çekik gözlü filmler,hiç eskimeyenler vs.Ama Bir Zamanlar Anadolu da'yı baya çok sevmiştim.
-Dur not alıyım onu,izlerim
+ :) izle tabi

aradan bi kaç saat geçer...


-bak bak şu müzik hangi filmin müziğiydi bil bakalım sen bilirsin?
+... kem küm yok bilemedim tanıdık gibi ama:(
-gülüşmeler... maskeli beşlerin müziğiydi izlememişsin onu da galiba
+yok ben öyle filmleri pek sevmem de.
-( dalga geçer gibi ) aa tabi tabi sen öyle filmleri sevmezdin dimi.!

+ya sabır (içimden)

11.05.2012



Bir dönemsel işte çalışırken başka bir dönemsel projeye zıplayıp orayı bitirip tekrar geriye,başladığım ilk dönemsel projeye geri dönüp ordaki kalan işi de bitirdikten sonra,
biraz tatil yapıp tekrar aynı yere çağırılıp bir hafta daha çalıştım. sonra,zaten dönemsel çalışırken arada gittiğim o ikinci dönemsel projenin bir aylık daha işinin
olduğunu öğrenip oraya geri döndürüldüm.
Üstelik çalışmak istemezken,aylak insan olmak isterken.
Aylak insan demişken.
Hikmet abi ile Aylak Adam c. arasında bir benzerlik,bir yakından akrabalık durumu,aynı sofrada bulunmuşlukları birer çay içmişlikleri kesin var.Bu aralar okuduğum kitaplardan biri Aylak Adam.Sabah otobüsünde ayrı akşam otobüsünde ayrı ve her fırsatta okuduğum kitaplarla çantamı doldurup öyle gidiyorum işe.üç kitabı aynı anda okuyorum,çantam okul çantasından hallice.
Okula gider gibi gidiyorum işe diyeceğim ama zaten okula gidiyorum da diyebilirim okulda çalışırken.

Kafanız mı karıştı,
boşverin gitsin.

Aslında ard arda iki gün hem sabah hem akşam aynı otobüste Profesör Emmet Brown'un 1955 yılındaki haliyle karşımda durduğunu da söyleyecektim ve sanırım onu sadece benim gördüğümü.Sonra bazı arkadaşlarımın da benim hayal ürünüm olabileceğinden şüphelendiğimi de ekleyecektim.Ve sanırım annemin zıttı olarak benim,annemin gördüğü bir kabus olduğumu sandığımdan da bahsedecektim.Ama boşverdim kafanızı daha fazla karıştırmak istemezdim.8-)

2.05.2012

 

Bazen,yolda yürürken kendi kendime gülümsüyorum.Bazen de otobüste,dışarıyı seyrederken ama aslında kafamdaki düşüncelerin içinde gezindiğim sıralarda
gülümsememe engel olamıyorum.Doğrudan maddi şeyler değil ama ille de gelip maddiyata dayanan şeyler için hayalimde genelde bana hep bir miras kalır.Ve ben de bunu nasıl olurda
kendimi ve herkesi mutlu edecek şekilde değerlendirebilirim diye düşünürüm.Tabi mirasın hayalimdeki ölçüsüne göre yapılacaklar değişse de şimdilerde ilk öncelik bir film şirketi kurmak ve senaryo aşamasındaki filmimizi çekmek.Bunun için bana miras kaldığını duyduğum gibi ekibi toplayıp müjdeyi verdim mesela.:)
Elbetteki bir kısmını hayır işleri için de kullanıyorum.Kuzenim var benim onu evlendirmemiz gerek.Sonra çok uçuk olsa da projelerim var.
Mesela her sokağa bi hayvan çeşmesi.Her caddeye herkesin bedava yemek yiyebileceği bir lokanta,Her sokağa
bedava abur cubur satan bir bakkal.:) her eve okunması gereken ilaç niyetine kitaplar,her insana izlenmesi gereken filmler...şeklinde sürüp giden ütopik hayaller.
Tam niye bunları anlattım ki yahu ben diyodum ki yukardaki biletler ve yarın bu saatlerde maçta olacağım düşüncesi
gülümsetti beni.Biletleri aldığımdan beri vır vır vır vır vır vır konuşup duruyorum.
Ben heyecanlandığımda çok konuşuyorum.
kardeşim de öyle söyledi az önce ,sus artık der gibi.
Yarın gideceğim maçtan şöyle yapıcam böyle yapıcam diye o kadar çok bahsettim ki evdekiler de bıktılar tabi.
Annem ,yeter artık sana da maçına da diyip odama kovaladı mesela:)
Ama az bi şey değil derbiyi statta izlemek.
Üstelik benim gibi sadece iki kere stada gitmiş biri için hiç az değil.
Beşiktaşlı değilim ama bunun bi önemi yok.
Yarın bu saatlerde gizli deplasmanda ,beşiktaşlı görünümlü zararsız bir taraftar olarak maçı izleyip,
var gücümle tezahurat yapacağım.
Kimin için yaptığımın da bi önemi yok orda olacağım önemli olan da bu.
p.s. bu yazı okunduktan sonra kendi kendini imha edecektir.
p.p.s.olur da yazı kendini imha etmese de, siz bu gizli deplasman olayından kimseye bahsetmeyin olmaz mı.